DÜNYADAKİ EN EVRENSEL EN BAĞIMSIZ EN BARIŞÇIL İLK SESE DAİR

Dünyaya gözlerimizi açtığımız ilk günlerde annelerimizin ninnileriyle, şuuruna varmadan müzikle tanışırız. Daha sonra duyduğumuz şarkıların sözlerinin anlamını kavramadan tekrarlar, melodisini yakalamaya çalışırız Bir tencere veyahut masaya vurarak ilk defa kendi kendimize ilk melodilerimizi yaratırız. İlkokul çağında öğretmenimizin isteğiyle flüt gibi gerçek bir müzik aleti çalmayı deneriz. Müzikle tanışıklığımız gittikçe artar. Müziğin heyecan, sevinç, korku ve üzüntü gibi duyguların anlatımındaki etkisini bu süreçte yoğun olarak hissederiz.

Duyduğumuz melodiler bizi o kadar etkisine alır ki, bu seslerin nereden geldiğini düşünmeyiz bile çoğu zaman. Dünyada var olan her şeyin bir tarihçesi olduğunu bildiğimiz halde müziğin sanki şuan bize hissettirip düşündürdüklerinden ibaret olduğu yanılsamasına kapılırız. Oysa müzik çok eskilere dayanan, farklılıkları ortadan kaldıran en evrensel, bağımsız ve en barışçıl sanat dalıdır.

Müziğin olmazsa olmazı, ses, uygulanan belirli bir basınçla havanın titreşmesi neticesi oluşur. Belirli bir vakit aralığı içindeki ses dalgalarına frekans denir. Titreşimler hızlandıkça, kulağımıza erişen dalga sayısı da artar; bir başka söylemle sesin frekansı yükselir. İnsan kulağı “frenkansı “sesin yüksekliği” ya da “sesin alçaklığı” olarak idrak eder. Buna ses perdesi denir. Frekans yükseldikçe ses perdesi de yükselir. Besteciler müzik bestelerken belirli bir perdenin seslerini kullanırlar. Her müzik aletinin ses perdesi değişiktir. Flüt ya da keman gibi kimi müzik aletleri yüksek perdeden, kontrbas ya da tuba gibi müzik aletleri ise alçak perdeden ses çıkarır.

Bir diğer farklılık da; kemanla çalınan bir nota, obua ya da klarnetle çalındığında kulağımıza değişik gelir. Bunun nedeni kısmi sesleri oluşturan öteki frekansların her müzik aletinde değişik olmasıdır. Bu frekanslara tabii armonikler denir. Her müzik aletinin kendi doğal armonikleri ve buna bağlı olarak kendine özgü bir ses rengi, tınısı vardır. Ressamların renkleri ve gölgeleri değişik biçimlerde kullanmaları gibi besteciler de müzik aletlerinin kendine mahsus ses renginden istifade ederek özel etkiler elde ederler.